12 Kasım 2008 Çarşamba

Aynaları kırabilirsin.

Yüzün gülerken baksan bir aynaya,güldüğünü görürsün.gerçekliği kanıtlanmış olur kendince.ama bu aynanın bir de arkası vardır simsiyah.orayı çevirdiğinde hiçbir şey göremezsin kendine dair.gördüğün sadece karanlık olur.aynı için gibi.ve aydınlatamazsın bazen karanlığı çünkü en derinine işlemiştir ve sen karanlığı benimsemişsindir.her şey gördüğün gibi değildir bazen.ya da göründüğün gibi değilsindir.mutsuz olsan da kocaman bir sahte gülücük kondurursun karanlık bedenine.ama aynanın diğer tarafından bakmayı kimse akıl edemez.herkes mutlu sanar seni;tam tersiyken.çoğu zaman umursar insanlar seni;en azından öyle hissedersin.Ama kimse içine inmez,seni anlamaya dair hiçbir çaba sarfiyatı olmaz.ve sen sahte gülücüklerinle umursamazsın etrafı;ya da öyle görünürsün.ve bu birikir içinde,dibe çöktükçe karartır.bir süre sonra aydınlatamazsın,sahte gülücüklerin için bile güç bulamazsın kendinde.çoğu zaman da karanlık hayata sadece gölge olduğunu düşünürsün;gereksiz.gereklilik kipinin bile etki edemediği etkisiz eleman...
son kalan güç kalıntılarını zorlarsın ama sadece beyaz yaşlar düşer karanlık gözlerinden aşağı.uçurumdasındır.bir adım atsan yine karanlık.uçuyorum karanlıkta,aynalara çarpmadan.

Hiç yorum yok: