23 Mart 2009 Pazartesi

Suicide.

Kızgın esen baharın habercisi rüzgar,kapkara bulutların çöktüğü,çökerttiği dünya.
huzur veren dalga sesleriyle ıslanmış kumsal.çölün ortasında bir damla su bulmak gibi.
rüzgar o kadar kızmış ki her adımda daha şiddetli çarpıyor suratıma.ve sesler daha da yükseliyor kafamda.
bir öyle bir böyle salınan dalgaları izlerken o çok da yüksek olmayan tepecikte bir karartı görüyorum.rüzgar onu da sallıyor.
merak ediyorum ve beni engellemeye çalışan rüzgara karşı koyarak yaklaşıyorum.giderek netleşen karartıya ulaşıyorum.
bu karanlık çölde tek olmadığımı farkettim.masum bir kız çocuğu sanki manzaraya-karanlık dünyaya-sonradan eklenmiş bir eklenti(!)gibi.
ne yapıyor orda diye merak ediyorum.sonra benim ne işim var diye soruyorum kendime.kafamda o kadar çok gürültü var ki cevapları duyamıyorum.
biraz daha yaklaşıyorum pembe elbiseli kıza...aniden sesleniyorum usulca: “merhaba..”şaşkın mavi gözler sapsarı saçların arasından bana doğru dönüyor.kız ses çıkartmıyor ben de bu karanlık dünyada bu kadar beyaz kalmayı başarabilen masum tabloyu inceliyorum.
ama o,atıyor kendini kızgın rüzgara karşı dalgaların arasına.sonra o da yok oluyor!ve ben tekrar yalnızım.çöllerde susuz kalmış gibi.

Hiç yorum yok: